CİNSEL SALDIRI SUÇU
Cinsel saldırı suçu diğer bir ismiyle tecavüz suçu Türk Ceza Kanunu'nun Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlar başlığı altında düzenlenmiştir. TCK'da yapılan düzenlemeyle ceza miktarı artırılmıştır. Cinsel saldırı suçu, cinsel saikle mağdurun vücut dokunulmazlığının ihlal edilmesi şeklinde gerçekleşmektedir. Cinsel saldırı suçunda mağdura yönelik bir temas olduğu için cinsel suçların en basit hali olan cinsel taciz (madde 105) suçundan ayrılmaktadır.
CİNSEL SALDIRI SUÇUNUN CEZASI NEDİR ?
Cinsel davranışla bir kimsenin vücut dokunulmazlığı ihlal eden kişi,mağdurun şikayeti üzerine,beş yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.Cinsel davranışın sarkıntılık düzeyinde kalması halinde iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası verilir. (Asliye Ceza) Fiilin vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçeklemesi durumunda, oniki yıldan az olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur. Bu fiilin eşe karşı işlenmesi halinde, soruşturma ve kovuşturmanın yapılması mağdurun şikayetine bağlıdır. ( Ağır Ceza)
Suçun;
a) Beden veya ruh bakımından kendini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı,
b) Kamu görevlisinin,vesayet veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanmak suretiyle,
c) Üçüncü derece dahil kan veya kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı ya da üvey baba, üvey ana, üvey kardeş, evlat edinen veya evlatlık tarafından,
d) Silahla veya birden fazla kişi tarafından birlikte,
e) İnsanların toplu olarak bir arada yaşama zorunluluğunda bulunduğu ortamların sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle, işlenmesi halinde verilen cezalar yarı oranında artırılır.
CİNSEL SALDIRI SUÇU İLE İLGİLİ YARGITAY KARARLARI
Mağdurenin tüm aşamalarda sanığın kendisine basit cinsel saldırı eyleminde bulunduğuna ilişkin istikararlı anlatımları, dinlenen tanıklarında mağdurenin bu durumu kendilerine anlattığına ilişkin beyanları, bu konuyu mağdurenin annesinin sanığın eşi ile olay ortaya çıkmadan önce konuştuğuna ilişkin ifadesi ve tüm dosya içeriğine göre sanığın basit cinsel saldırı suçundan mahkûmiyeti yerine yazılı şekilde beraatine hükmolunması,Kanuna aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ( Yargıtay 14.Ceza Dairesi 2013/1637 E. 2014/14239 K.)
Mağdurelerden ..., ... ile ...'ye yönelik atılı suçtan (mağdure sayısınca) beraat; ..., ..., ... ile ...'e yönelik çocuğun cinsel istismarı suçundan (mağdure sayısınca) mahkumiyet
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Tüm dosya kapsamı nazara alındığında suçun sübutuna etkisi bakımından gerek öğrenci olan mağdurelerle aynı sınıfta okuyup, dava konusu olaylarla ilgili görgü ve bilgisi bulunan gerekse idari soruşturma ile görevsiz mahkemede dinlenen tanıkların mahkemeye çağrılarak sanığın hangi mağdureye yönelik hangi eylemlerine şahit oldukları hususunda ayrıntılı beyanlarının alınmasından sonra toplanacak delillere göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafisi ve katılan mağdureler ..., ..., ..., ... vekilleri ile O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 21.09.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi. (Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/22007 E. - 2021/7864 K. )
Oluşa uygun kabule göre olay tarihinde on beş- on sekiz yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuğun eyleminin zamanaşımı süresi yönünden lehe sayılıp 6545 sayılı Kanun değişikliğinden sonraki 5237 sayılı TCK'nın 102/1-c.2. maddesinde düzenlenen sarkıntılık suretiyle cinsel saldırı suçunu oluşturup, öngörülen cezanın üst sınırı itibarıyla aynı Kanunun 66/1-e, 66/2,67/4. maddelerinde belirtilen 8 yıllık olağanüstü dava zamanaşımına tabi bulunduğu ve suç tarihi ile mahkemece kurulan ilk hükmün temyiz incelemesinde bozulmasının ardından gerçekleştirilen yargılama sonucunda kurulan ikinci mahkumiyet hükmü arasında bu sürenin geçtiği gözetilerek zamanaşımı nedeniyle davanın düşmesine karar verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm kurulması, kanuna aykırı, katılan vekili ve suça sürüklenen çocuk müdafisi ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, aynı Kanunun 322/1 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri uyarınca suça sürüklenen çocuk hakkında görülen kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 15.09.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi. ( Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/22411 E. - 2021/7712 K. )
5237 sayılı TCK'nın 102/1-c.1. maddesinde düzenlenen cinsel saldırı suçunun soruşturma ile kovuşturmasının şikayete tabi olduğu ve kovuşturma evresinde sanıktan şikayetçi olarak kamu davasına katılan ...’in, Bölge Adliye Mahkemesince kurulan mahkumiyet hükmünün temyiz edilmesinin ardından dosyaya sunduğu 10.06.2021 havale tarihli dilekçeyle mevcut şikayetinden vazgeçtiği anlaşıldığından, sanıktan vazgeçmeyi kabul edip etmediği sorularak neticesine göre 5237 sayılı TCK'nın 73 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri gereğince hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi lüzumu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, ... Bölge Adliye Mahkemesi 17. Ceza Dairesinin 15.03.2017 gün ve 2017/56 Esas, 2017/476 Karar sayılı vaki istinaf başvurusunun kabulüyle hükmün kaldırılarak sanığın cinsel saldırı suçundan mahkumiyetine dair kurulan hükmün 5271 sayılı CMK'nın 302/2-4. maddeleri gereğince BOZULMASINA, dosyanın ... Bölge Adliye Mahkemesi 17. Ceza Dairesine gönderilmesine, 15.09.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi. ( Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/22449 E. - 2021/7711 K. )
.